Değerli okurlarım,
Türkiye Büyük Millet Meclisi, yani Türk Milletinin hak, hukukunu savunmak, yaşam kalitemizi yükseltmek ve Egemenliğimizi korumak üzere seçerek bir araya getirdiğimiz TBMM’sinin takriben 340 Milletvekili; Ben yetkilerimin önemli bir kısmını adı Cumhurbaşkanı mı, Partili Cumhurbaşkanı mı, yoksa Başkan mı olduğu pek belli olmayan, fakat kesin olan ‘’1 Kişiye devrediyorum’’ dedi. Ardından da, bunu Referandum onayı ile yürürlüğe sokacağım diyor.
Peki niye, işte bu sorunun cevabı öncelikle çok net ortaya konması gerekiyor.
Mevcut Parlementer sistemde, eski Cumhurbaşkanı Sn. Abdullah Gül, o dönemde Başbakan olan, günümüzün Cumhurbaşkanı’nın ve kabinesinin çıkardığı kararların çok yüksek bölümünü, bazen Milletin de tepkisini çekecek şekilde, onaylamadı mı?
Mevcut Cumhurbaşkanı bu güne kadar pek benzeri olmayan bir şekilde, etkisini kullanarak secim ile gelmiş Başbakan’ı ‘’İkna veya telkin yolu ile mi yaptığını bilemediğimiz’’ fakat siyasi bir güç kullanarak değiştirmedi mi?
Tüm bunları mevcut Parlamenter sistemde dahi yapabilirken, niye daha fazlasını sorgusuz sualsiz yapabilme yetkisi 1 Kişi ye devredilmek isteniyor.
Ben bir hukukçu değilim, fakat Ülkesini, Milletini ve yarınlarda huzur içinde topraklarımda yaşamak isteyen bir vatandaşım. Doğru olanı, Allah’ın bana bahşettiği akıl doğrultusunda araştırıp ortaya koymaya çalışıyorum. Karşıma şu doğrularım çıkıyor;
Baş belası Terörün, düzenin devamı için Adaletsizliğin, Yoksulluğun yok edilmesi için Yolsuzluğun ortadan kaldırılması için sağlıklı bir yönetim şekli gerekiyor.
Bu da Cumhuriyet ve Demokrasilerde Kuvvetler ayrılığı, devlet organları olan yasama, yürütme ve yargı güçlerinin birbirinden ayrılmış oldukları sağlıklı bir devlet yönetim modeli ile mümkün olabilir.
Şimdi, MHP, AKP ve CHP’lisi için çok önemli bir Referandum öncesinde bulunuyoruz, kendimize lütfen samimiyetle soralım;
18 maddeden oluşan yeni anayasa değişikliği, Askerimizin, Polisimizin ve geçmişte ecdadımızın canını seve seve feda ettiği Türkiye’mizin daha Demokratik, daha Çağdaş, daha birleştirici ve daha akılcı yönetilmesine katkı sağlayacak mı? Yoksa uzun zamandır hata üzerine hata yapılarak ülkemizin sürüklendiği çarpıklığın derinleşmesine mi hizmet edecek?
Şahsen benim, tüm bunları değerlendirerek çıkardığım sonuç itibari ile oyum, Referandum da HAYIR olacak.
Evet, Sn. Rıdvan Dilmen ve diğerleri aynı fikirde değiliz, fakat birlikte huzur içinde yaşamayı arzuluyoruz ortak bir ülkemiz var. Gelin sebepleri ile birlikte güzel güzel konuşarak, doğruyu bulalım ve yarınlara güvenle bakalım.
Göreceksiniz o zaman Ekonomi gibi bir çok problemimiz kendiliğinden hal olacak, ben Türk Milletine güveniyorum.
Referandum hayırlara vesile olsun.
SAYGILARIMLA
İsmet BALKAN
YORUMLAR